Sosyal Medya

Coğrafyamız

Münih’te oklar İran’a döndü

Trump'ın İran'a dönük sert tutumu, Münih Güvenlik Konferansı'nın gündemindeydi. Suudi Arabistan ve İsrail, İran tehdidine karşı ABD ile daha yakın işbirliğine gidilebileceğini söyledi. İran'ın Körfez ülkelerine yaptığı 'ortak forum' çağrısı ise yanıtsız kaldı.



53. Münih Güvenlik Konferansı sona erdi. Konferansın bu yılki gündemini, yeni ABD BaÅŸkanı Donald Trump’ın dış izleyeceÄŸi dış politika belirledi. NATO’yu, AB’yi eleÅŸtiren ve daha içe dönük bir politikanın iÅŸaretlerini veren Trump yönetiminden de bakanların katıldığı konferansta NATO’ya olan desteÄŸin sürmesi, AB ile iliÅŸkilerin geliÅŸtirilmesi vurgusunun yanı sıra, Trump’ın Ä°ran’a yönelik sert tutumu da eleÅŸtirildi.

Konferans boyunca düzenlenen oturumlarda Batı ülkelerinden gelen siyasiler ve liderler, Ä°ran’la Obama döneminde imzalanan nükleer anlaÅŸmanın sürmesi ve gerilim yaratılmaması çaÄŸrısı yaptı.

Ancak bölge ülkelerinin tutumu tamamen farklı oldu. Konferansın son gününde OrtadoÄŸu konulu oturumda konuÅŸan Suud, Ä°srailli ve Türk bakanlar, Ä°ran’ın bölgedeki politikalarını eleÅŸtirdi. Suud ve Ä°srailli bakanlar, Trump yönetimiyle bölgede Ä°ran’a karşı bir iÅŸbirliÄŸi yapılacağının sinyalini verdi.

Trump döneminde Ä°ran'a karşı iÅŸbirliÄŸi 

ABD’nin yeni baÅŸkanı Trump, Ä°ran konusunda nükleer anlaÅŸmayı imzalayarak Ä°ran’a yönelik yaptırımların kaldırılmasının önünü açan Obama’dan çok farklı bir politika izliyor. Ä°ran için ‘bir numaralı terör destekçisi’ diyor. Ä°ran’ın bölgedeki en büyük rakibi olan Körfez ülkelerine Ä°ran’a karşı iÅŸbirliÄŸini artırma yolunda sinyaller veriyor.

Obama döneminde Ä°ran’la saÄŸlanan uzlaÅŸma sonrası hem Körfez ülkeleriyle, hem Ä°srail’le iliÅŸkiler gerilmiÅŸti. Çünkü Ä°ran, Filistin’i iÅŸgal eden Ä°srail’e yönelik Hizbullah ve Hamas saldırılarını destekliyor. Aynı zamanda Ä°srail’in en büyük endiÅŸesi, Ä°ran’ın nükleer silah geliÅŸtirerek ülkeye saldırması. Ä°ran’a karşı sert bir dil kullanan Trump, Ä°srail’le iliÅŸkilerde de çok daha pozitif bir tutum izliyor. Filistin devletinin kabul edilmesini öngören bir barıştan vazgeçilebileceÄŸini bile dile getiriyor.

Hem Ä°srail hem Ä°ran’dan Körfez’e diyalog çaÄŸrısı

Tüm bunların yansıması olarak OrtadoÄŸu konulu toplantıya Ä°ran’a yönelik eleÅŸtiriler hâkim oldu. Öyle ki; Ä°srail Savunma Bakanı Liberman, “Bölgedeki en büyük sorunumuz Ä°ran” diyerek Körfez ülkelerine ‘diyaloÄŸa açığız’ çaÄŸrısı yaptı.

ÇavuÅŸoÄŸlu, Ä°ran ve Rusya’yla yürütülen Astana süreciyle ilgili olarak ‘ateÅŸkese odaklanalım, siyasi çözümün yeri Astana deÄŸil’ dedi. Suriye’de geçiÅŸ dönemini konuÅŸmak için ABD ve Avrupa ülkelerinin de katılacağı Cenevre’yi iÅŸaret etti. Ä°ran’ı da mezhepçilikle suçladı.

Oturumdan önce konuÅŸma yapan Ä°ran DışiÅŸleri Bakanı Zarif, bölgede yalnız kalma endiÅŸesi sebebiyle tarihî düşmanları olan Körfez ülkelerine ‘bir forum oluÅŸturma ve bölgede güvenliÄŸi birlikte kurma’ çaÄŸrısı yaptı.

Ancak Zarif’ten sonra kürsüye gelen Suudi Arabistan DışiÅŸleri Bakanı Cubeyr, Yemen ve Suriye’de yürütülen vekâlet savaÅŸlarını hatırlatarak “Ä°ran, dünyadaki en büyük ve tek terör destekçisi ülke olmaya devam ediyor” dedi.

Zarif’ten Körfez’e ‘ortak forum’ çaÄŸrısı

Toplantının başlamasından önce, yani İsrail Savunma Bakanı Liberman salona girmeden önce bir konuşma yapan İran Dışişleri Bakanı Zarif, Trump döneminde Washington ile yakınlaşan Körfez ülkelerine işbirliği çağrısı yaptı:

“Körfez ülkeleri gerçekçi bir bölgesel diyalog yoluna gitmeli. Bir iÅŸbirliÄŸi forumu oluÅŸturabiliriz. Karşılıklı güvene dayalı böyle bir forum zaman içinde saldırmazlık anlaÅŸmalarına ve mezhepçiliÄŸe karşı güvenliÄŸi geliÅŸtirme önlemlerine dönüşebilir. Ä°ran, bölge ülkeleriyle diyalog geliÅŸtirmeye hazır. Bu, ortak yatırımlar ve turizmi de geliÅŸtirir."

KonuÅŸmasından sonra Zarif’e “Ä°srail de önerdiÄŸiniz bu bölgesel forumda yer alacak mı” diye soruldu. Zarif’in yanıtı “BaÅŸlangıç için ÅŸimdilik Körfez’deki ılımlı komÅŸularımıza ihtiyacımız var” oldu.

Zarif ardından da Ä°ran CumhurbaÅŸkanı Ruhani’nin bir hafta önce çıktığı Kuveyt ve Umman ziyaretlerini hatırlatarak “CumhurbaÅŸkanımız bu konuda ilk olumlu adımı attı” dedi.

"Nükleer anlaşma tarihî bir başarı"

Zarif, isim vermeden Trump’ın nükleer anlaÅŸmayla ilgili söylediÄŸi “hayatımda gördüğümde en kötü anlaÅŸma” sözlerine de gönderme yaptı.

“Artık dünyada tek bir güç yok. Büyük güçler baÅŸkalarını suçlayarak ya da dışlayarak tehditlerle mücadele edebilir mi? Bu, iç politikada kaygıları giderebilir ama gerçek krizlere gerçek çözüm getirmez. Bizi, Müslümanları suçlamak, parmakla göstermek hep en kolay yol olarak göründü.

Ä°ran nükleer krizinin çözümü için varılan diplomasinin tarihî baÅŸarısı, siyasi çözümlerin ne kadar önemli olduÄŸunu gösterdi. Öncelikle sorunları karşılıklı kabul edilebilir ÅŸekilde tanımlamalıyız, böylece iki tarafın kabul edeceÄŸi ÅŸekilde çözüm bulma yoluna gidebiliriz.”

Yemen, Suriye, Lübnan ve Irak’ta Ä°ran Devrim Muhafızları’na baÄŸlı güçler bulundurarak vekâlet savaÅŸlarını sürdüren Ä°ran, buralarda güç kazanarak bölgedeki etkisini de artırmayı hedefliyor. Ancak Zarif konuÅŸmasında “Yemen ve Suriye’de askeri bir çözüm olamaz, siyasi çözüm olmalı” dedi ve Ä°ran’ın dışarıda bırakılmaması gerektiÄŸini savundu:

“Bölgesel hegemonyacı yaklaşımlara karşı global bir dönüşüm ihtiyacı var. BaÅŸkalarının tehlike altında olacağı bir güvenliÄŸe ulaÅŸma anlayışı gerçekçi deÄŸil.”

Liberman: Ä°ran’ın nihai hedefi Suudi Arabistan’ın istikrarını ortadan kaldırmak

Zarif’in salondan çıkmasından sonra ara verilen toplantı yeniden baÅŸladığında, kürsüye ilk çıkan Ä°srail Savunma Bakanı Liberman oldu. Liberman konuÅŸmasına “Bölgenin üç büyük sorunu var; Ä°ran, Ä°ran, Ä°ran” diyerek baÅŸladı:

“Ä°lk sorun nükleer silahlarını geliÅŸtirme istekleri. Yemen, Suriye ve Lübnan’a balistik füze yerleÅŸtirmeyi hedefliyorlar. Ä°kinci sorun elbette ki bölgedeki tüm ülkelerde istikrarın sona ermesi. Bahreyn’den baÅŸlayıp Yemen’e, oradan Lübnan’a ve Suriye’ye kadar bunun örneklerini görebiliriz. Bence Ä°ran’ın nihai hedefi, Suudi Arabistan’ın istikrarını ortadan kaldırmak.

Üçüncü sorun da her alanda vekâlet savaşı yürütmeleri. Lübnan’da Hizbullah, Gazze’de Hamas, Yemen’de Hutiler ve Irak’la Suriye’de Åžii milisleri var. Elbette ki tüm bu gruplar dünyanın en büyük ve en vahÅŸi terör örgütünün, Ä°ran Devrim Muhafızları’nın ÅŸemsiyesi altında. Bu örgüt, dünyanın bir numaları teröristi Kâsım Süleymani’nin kontrolünde.”

Liberman’dan da Körfez’e çaÄŸrı

Zarif’in diyalog çaÄŸrısının ardından Suudi Arabistan’a yönelik en büyük tehdidin Ä°ran olduÄŸunu söyleyen Liberman da Körfez’e çaÄŸrı yaptı:

“Ä°lk kez bölgedeki Sünni rejimler en büyük güvenlik tehdidin Ä°srail deÄŸil Ä°ran ve onun vekâlet savaÅŸları olduÄŸunu fark ediyor. Bölgede diyaloÄŸa biz de açığız. Ancak Zarif’in tarif etiÄŸi gibi bir dayol deÄŸil, tamamen farklı bir ÅŸekilde.

Bölgenin asıl problemi Yahudiler, Müslümanlar deÄŸil, ılımlıların karşısında duran radikallerdir. Bu sebeple bölgedeki ılımlılar bir araya gelmeli.”

Cubeyr: İran, terör destekçisi tek ülke

ÇaÄŸrıların bir numaralı muhatabı Suudi Arabistan’ın DışiÅŸleri Bakanı Cubeyr de aynı toplantıdaydı. Ä°srail’in çaÄŸrısına yönelik olarak “Ä°srail-Arap barışını saÄŸlamalıyız” dedi. Zarif’in iÅŸbirliÄŸi çaÄŸrısına ise konuÅŸmasının tümünde Ä°ran’ı sert sözlerle eleÅŸtirerek yanıt vermiÅŸ oldu. Trump yönetimiyle iÅŸbirliÄŸi konusunda da çok iyimser olduÄŸunu söyledi:

“Ä°srail ve Arap ülkeleri arasında barışın saÄŸlanması için çalışmalıyız. Umuyorum ki 2017’deki bölgedeki sorunların sona ereceÄŸi, Yemen’deki sorunun çözüleceÄŸi, Arap-Ä°srail sorununda ilerleme saÄŸlanacağı ve Suriye’deki krize siyasi çözüm bulunacağı bir yıl olacaktır.

Trump yönetimi konusunda son derece pozitif düşüncelere sahibim. Trump bir iÅŸ adamı, pratik bir sorun çözücü. DAEÅž’i yok etmeye, stratejik müttefiklerle birlikte çalışmaya inanıyor, biz de bunlara inanıyoruz. Gerçekçi bir Amerikan dış politikası görmeyi umuyoruz. Bugüne kadarki temaslarımız çok olumlu oldu, bölgedeki sorunlarla iÅŸbirliÄŸi halinde nasıl baÅŸ edebiliriz, bunu konuÅŸtuk.”

"İran El Kaide ve DAEŞ'in saldırmadığı tek ülke, neden?"

‘ABD ile iÅŸbirliÄŸine gidilecek bölgesel sorunlar’ ifadesinden sonra Cubeyr, Ä°ran’ı sert bir dille eleÅŸtirdi:

“Ä°ran, diÄŸer ülkelerin iç iÅŸlerine karışmama ilkesine inanmıyor. Lübnan, Kuveyt, Bahreyn, Yemen, Suriye, Irak, Pakistan ve Afganistan’da bunu görüyoruz. Ä°ran, dünyadaki en büyük ve tek terör destekçisi ülke olmaya devam ediyor.

ABD, El Kaide'ye 2001'de Afganistan'da savaÅŸ açtığında El Kaide'nin bütün liderleri Ä°ran'a gitti ve orada hayatını sürdürdü. Ä°ran bugüne kadar IŞİD'in de El Kaide'nin de saldırmadığı tek ülke. Bu durum da 'neden' sorusunu akla getiriyor. Aralarında, Ä°ran’a saldırılmasını engelleyen bir anlaÅŸma mı var?

İran 'geleceğe bakalım, geçmişi unutun' diyor, harika! Peki bugünü ne yapacağız? İran'a yeterince baskı yapılırsa ancak değişim görebiliriz."

ÇavuÅŸoÄŸlu da Ä°ran’ı 'mezhepçilik' konusunda uyardı

Liberman’dan sonra konuÅŸmasına baÅŸlayan DışiÅŸleri Bakanı ÇavuÅŸoÄŸlu, konuÅŸmasına Ä°srail’in son dönemde artırdığı yasa dışı yerleÅŸimleri eleÅŸtirerek baÅŸladı. Ardından Ä°ran’a mezhepçilik eleÅŸtirisinde bulundu:

“Türkiye her türlü ayrışmaya karşı, dini ya da mezhepçi ayrışmalara karşıyız. CumhurbaÅŸkanım ErdoÄŸan da bunu Nisan ayında Ä°slam Ä°ÅŸbirliÄŸi TeÅŸkilatı zirvesinde söylemiÅŸti. “Ben Sünni ya da Åžii deÄŸil, Müslümanım” demiÅŸti.

Ä°ran, Suriye ve Irak’ı iki Åžii devleti haline getirmeye çalışıyor. Bu çok tehlikeli. Bu eÄŸilime son vermeli, bölgede güvenlik ve istikrar ancak o ÅŸekilde saÄŸlanır.”

ÇavuÅŸoÄŸlu, Ä°ran ve Rusya ile iÅŸbirliÄŸi halinde Astana’da yürüyen Suriye toplantıları için de “Astana sadece ateÅŸkese odaklanmalıdır. Suriye’deki geçiÅŸ sürecinin ve siyasi çözümün konuÅŸulabileceÄŸi tek yer Cenevre’dir” dedi.

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.